17 Haziran 2014 Salı

Otomobillerde Yeni Moda Crossover Araçlar

 



                   Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de zenginleşen , konforuna düşkün ve sınıf atlamak isteyen tüketicilerin ilk tercihi büyük ve yüksek SUV araçlar oluyor. İlk örnekleri 2. Dünya Savaşı 'na kadar uzanan arazi araçları , 80'li yıllardan itibaren hobi , görsellik veya güvenlik endişeleri ile tüketicilerinde gündemine girmeye başladı . Kumda ,çamurda , dağda sorun çıkarmadan ilerleyebilen gerçek SUV örneklerini artık sadece askerler , avcılar ,ormancılar ve birkaç mereklısı kullanıyor. 90 'lı yıllarda tüm dünyada popülaritesi artan SUV sınıfı , aşırı akaryakıt tüketimi ve yükselen petrol fiyatları neticesinde daha light modellerin doğmasına neden oldu. Devas off-road araç üreticileri araçlarını daha çekici hale getirmek için aracın motorunu ve kendisini küçültme  yoluna gittiler. Böylece SUV konforunu daha geniş tüketici kesmine daha uygun fiyatlar ve düşük kullanım maliyetiyle sunabilen Crossover araçlar ortaya çıktı.





                 Önce Honda CR-V , Hyundai SantaFe , Kia Sorento gibi akıllı 4 çekere sahip araçlar makul fiyata satışa çıktılar. Sonra aile tipi Station Wagon araçlar ile hobi amaçlı Light SUV 'ların arasında olan Crossover  'lar pazara girmeye başladı .



                Avrupa ve Amerika pazarında çok daha fazla örneği olsa da ülkemizde Dacia Duster , Hyundai iX35 , Kia Sportage , Mazda CX-5 , Mitsubishi ASX , Nissan Juke , Nisaan Qashqai , Opel Mokka , Skoda Yeti , Subaru VX , Volkswagen Tiguan , Audi Q3 , BMW X1 , BMW X3 , Toyota RAV 4 , Renault Kaleos satın alınabiliyor.


                Bu araçların geniş , ferah kabin ,daha iyi görüş gibi özellikleri ve uygunlaşan fiyatlarıda bu sınıfa her yıl 3-5 yeni model daha ekleniyorrr.


Volkswagen Beetle




                     Alman otomobil üreticisi Volkswagen 'in 1938-2003 'e kadar ürettiği ekonomik otomobil modeli 21.5 milyondan fazla sattı. Üretildiği 1938 yılında fiyatı 990  RM(Eski Alman Para Birimi) idi. Aracın ana hatlarının tasarımı Hitler 'in isteği üzerine Ferdinand Porsche tarafından yapılmıştır , ancak Ferdinand Porsche 'nin orjinal tasarımı üretime geçmiş halinden daha basitti. Aracı üretim haline getiren detaylara ise Adolf Hitler  kavuşturmuştur. 1131-1584 CC lik 4 zamanlı motoru 40 beygir güç üretmekteydi. 1974 yılına kadar Almanya 'da üretilmiş daha sonra üretim Meksika ve Brezilya 'da devam etmiştir. Ağırlığı 730-900 kg 'dır. Direksiyonun ortasında su kenarında bir kale ve bir köpek figürlerinin bulunduğu bir resim bulunmaktadır. Bu resimdeki su , arabanın su gibi aktığını ,kale arabanın sağlamlığını , köpek ise aracın sahibine bir köpek kadar sadık olduğunu temsil eder. Türkiye 'de halk ağzıyla ''vosvos'' veya ''kaplumbağa'' olarak da tanınıyordu.






                 
                    Beetle ilk defa 1995 yılında New Beetle olarak yenilenip piyasaya lanse edildi ve o tarihten bu güne kadar sürekli yenilenerek yani makyajlanarak geldi.  









                   Volkswagen Beetle 'ı anlatırken ikon sahibi bir otomobil olduğundan bahse etmezsek ayıp etmiş oluruz. Beetle adeta bir özgürlük sembolü haline geldi. Şimdi yeni çıkan Beetle ise eski ruhunu  koruyup gelişen yeni teknolojilerle yine belirli grup insanı peşinden koşturacak gibi gözüküyor. 



Bugatti Veyron

   



          Tam bir mühendislik harikası.Bu otomobil dünyada seri üretimdeki en güçlü , en pahalı , en hızlı otomobil. Bu otomobilin hiçbir şeyi normal değil , her parçası ayrı bir özenle üretilmektedir. Mesela Veyron 'un frenlerini üreten şirket aynı zamanda Jumbo Jet 'lerin fren sistemlerini üretiyor.Çünkü Bugatti Veyron havalanmak üzere olan bir jetten daha hızlı gitmekte.Bu otomobili üretmek için otomotiv mühendisleri havacılık uzmanlarıyla birlikte çalışmak zorunda kaldı. Otomobilde pistonlardan eksoza kadar birçok parça titanyumdan yapılmıştır. Bu bir jette kullanılanla aynısı.




          Otomobilin üretilme fikri Ferdinand Porsche 'nin torunu Ferdinand Piech 'in 2001 Cenevre fuarında dünyanın en hızlı arabasını yapma sözünü vermesiyle başladı.



          Otomobilin yapım aşamasında öncelikle o kadar gücü nasıl bir motordan alacakları sorusu ortaya çıktı.Bu sorunu iki tane V8 motoru birleştirip V16 tip motor yaparak çözüme ulaştırdılar.Yani bu canavarda toplam 16 silindir bulunmaktaydı.Buda normal bir otomobilin hemen hemen 4 katıydı. Bu motorun gücü 1001 beygir olarak söylenmektedir.Fakat tam olarak bunun 3 katı yani 3000 civarında bir güç üretmektedir bu motor. Ancak bu gücün 2/3 'si ısı enerjisine dönüşmektedir. Otomobil ilk test edildiği sıralarda saatte 320 km hızla giderken eksozundan 2 metre ateş çıkmış. Eksozundan çıkan gazın sıcaklığı o kadar yüksek ki havayla temas edince tekrar alevleniyor. Bunu yasal kurallara uydurmak için Veyron 'un eksozunu özel soğutmalarla ve titanyum malzeme kullanarak sağlamışlar.




              Motor yapıldıktan sonra başka bir sorun ortaya çıkıyor. O da bu gücü yola aktaracak olan şanzuman. Dediğim gibi bu otomobilin hiçbir şeyi normal degil. Bu sorunu iki adet şanzumanı birleştirerek tek bir şanzuman yaparak çözdüler. Bu şanzuman  7 ileri vitesi olan çok özel bir şanzuman. Bu şanzumanı özel yapan 1 ,3 ,5 ,7  gibi tek sayılı vitesleri bi şanzuman  2 ,4 ,6 gibi çift sayılı viteslere bir şanzuman bakıyoyor. Bu iki şanzumanın ayrı ayrı iki kavraması var yani birinci viteste hızlanırken ikinci vites diğer kavrama sayesinde hazır duruma getiriliyor. Böylece vites 0,100 milisaniye gibi çok kısa bir zamanda gerçekleşiyor. Bu normal bir otomobilden 100 kat daha hızlı. Yani gözünüzü kırpana kadar Veyron vitesi değiştirmiş oluyor. Böylece güç kesintiye uğramadan yola aktarılmış oluyor.




             Veyron' un pistlerden çıkıp normal hayatta da kullanılması için fren sistemininde  çok özel olması gerekiyor. Çünkü bu canavar 100 km hıza 2.5 saniye gibi bir zamanda çıkıyor ve bunu durdurmak için özel bir sisteme ihtiyaç var. Bunu özel yapım fren diskleriyle ve arkasındaki rüzgarlığı ile sağlamaktalar. Bu diskler 982 derecede dahi sorunsuzca çalışabiliyor. Bu rüzgarlık aracın 200 km ve üzeri hızlarda 55 derecelik açı ile yukarı kalkıyor ve hava freni olarak aracın freninin 3 'te 1 'lik kısmını sağlıyor. Bu Frenleme ile Veyron' un son hızı olan 431 km den 0 'a inmesi 10 saniyeden kısa sürüyor. Burada araba son hızda giderken yavaşlamak için frene basıldığında frenlerin uyguladığı kuvvet 4000 beygiri geçiyor.



           Bütün bu çalışmaların sonunda Fransa 'da bütün bu parçalar birleştiriliyor ve Bugatti Veyron burada doğuyor. 




            Peki  Bugatti 'nin bütün bu çalışmalardan sonra bedeli ne diye soracaksınız. Bugatti 'nin boş aksesuarsız hali 1.65 milyon avro artı vergiler. Burada aksesuarlar fazla değildir diye düşünebilirsiniz fakat full aksesuarı artı  420.000 avro ek fiyatla sunuyorlar. Yani aksesuarı bile bir süper sport araba fiyatında. Anlatacaklarımı burada bitirmek istiyorum çünkü anlatılamaz bir otomobil ..... 






16 Haziran 2014 Pazartesi

Formula 1 2014 Canada Grad Prix



                    Formula 1 dünya şampiyonasında sezonun yedinci yarışı Kanada Grand Prix 'i 06-08 Haziran tarihlerinde yapıldı. Yarış Kanada 'nın Montreal kentinde bulunan 4 bin 361 metre uzunluğundaki Gilles Villeneuve Pisti 'nde 70 tur üzerinden yapıldı.


                    F1 'in bu  yedinci yarışını yarışa 6. sıradan başlayan Red  Bull - Renault  takımından  Daniel Ricciardo 1:39:12.830 ' luk dereceyle kazandı. Bu zafer kariyerinin ilk zaferi ve takımının bu sezon ilk zaferi olması nedeni ile çok önemli bir yarış oldu.







                   İkinciliği Ricciardo 'nun 4.2 saniye arkasındaki Mercedes takımının Alman pilotu   Nico Roseberg , üçüncülüğü ise liderin 5.2 saniye gerisindeki bir diğer Red Bull-Renault pilotu Sebastian Vettel  elde etti. 



                   Bu sezonki 6 yarışı açık ara farkla kazanan Mercedes takımının araçları , teknik bir sorun nedeni ile güç kaybı yaşadı.genel klasmanda ikinci sırada yer alan Luis Hamilton , fren arızası nedeniyle 46. turda yarış dışı kaldı.








                  Yarışta ilk 10 'a girip puan kazanan takımlar şöyle :


                  1.  Daniel Ricciardo                                         - Red Bull-Renault
                  2.  Nico Rosberg                                              - Mercedes
                  3.  Sebastian Vettel                                          - Red Bull-Renault
                  4.  Jenson Button                                             -McLaren Mercedes
                  5.  Nico Hulkenberg                                         -Force İndia -Mercedes
                  6.  Fernando Alonso                                         - Ferrari
                  7.  Valtteri Bostas                                            - William - Mercedes
                  8.  Jean-Eric Vergne                                        - STR - Renault
                  9.  Kevin Magnussen                                       -  McLaren  Mercedes
                10.  Kimi Raikkonen                                          -  Ferrari 




WRC 2014 İtalya Rallisi 08.06.2014

>




                2014 Dünya Ralli Şampiyonasını İtalya ayağını kazanan isim Sebastian Ogier oldu. Latvalla ' nın çamurda kayıp lastiğini patlatmasından dolayı rahat bir galibiyet alan Ogier , bu sezon 4. zaferini elde etti.



               Mads Ostberg ise Ogier ' in birkaç saniye gerisinde podyumdaki ikincilik koltuğunu doldurdu. Latvala ' nın yaşadığı bu talihsizlikten sonra son bölümlerde Ostberg ' ten daha iyi performans sergilemesine rağmen 3. 'lük koltuğuyla yetindi.
 






              İtalya Sardegna Rallisi 'nde Latvala 7 ,Ogier ve Ostberg 2 'şer  , Neuville  , Hanninen ve Mikelsen 1 'er kez en iyi zamanı yaptılar.



               İşte İtalya Sardegna Rallisi' nde puan kazanan pilotlar  ;


            1.  Sebastian Ogier                                           -Volkswagen
            2.  Mads Ostberg                                              -Citroen
            3.  Jari-Matti Latvala                                       -Volkswagen
            4.  Andreas Mikkelsen                                     -Volkswagen
            5.  Elfyn Evans                                                  -M-Sport Ford
            6.  Martin Prokop                                              -Czech Ford
            7.  Henning Solberg                                           -Ford
            8.  Robert Kubica                                              -M-Sport Ford
            9.  Lorenzo Bartelli                                            -Ford
          10.  Khalid Al Qassimi                                         -Citroen 

Subaru'nun Boksör(Boxer) Motor Teknolojisi

     
                                                  Subaru Boksör(Boxer) Motor



        Boksör tipi motorlar silindirleri karşılıklı yatay bir düzlem üzerinde ve aralarında 180 derece açı ile yerleştirilmiş motorlardır.Boksör motorlarda, karşılıklı pistonlar eş zamanlı olarak üst ölü noktaya eriştiğinden dolayı dengelenme problemi oluşmamaktadır. Basit bir yapıya sahip olmaları nedeni ile parça sayıları diğer motorlara göre daha azdır. Ek olarak bu tasarım diğer motorlara göre daha kısa ve alçak dizayn edildiğinden, daha kompakt, daha hafif ve çok sağlam bir yapı elde edimesine olanak sağlamıştır.
         






        Subaru Boksör motoru alçak ve kısa olmasından dolayı şasi üzerine oldukça aşağıya konumlandırmıştır.Bu yerleşmeden dolayı aracın ağırlık merkezi diğer motor tipli araçlara göre kayda değer bir aşağı çekme oldu.Unutulmamalıdır ki aracın ağırlık merkezi yere ne kadar yakın ise aracın yol tutuşu ve dolayısıyla güvenli araç kullanımını sağlamaktadır.







        Bu motor tipini Subaru 'dan başka Alfa Romeo , Porshe , Volkswagen gibi otomobil firmalarıda ilk başlarda kullanmaya başladılar.Kısa piston kolları sayesinde hatrı sayılır bir güç elde etmelerine karşın yüksek yakıt tüketiminden dolayı pek tercih etmemekteler. Subaru ise bu soruna 2008 yılında Paris Motor Show 'da tanıttıkları Dizel Boxer Motor ile çözüm bulmuştur.




26 Mayıs 2014 Pazartesi

2014 Formula 1 Monaco Grand Prix


       

           Monaco Grand Prix ' si her takımın ve her pilotun kazanmayı hayal ettiği bir pisttir. Indy 500 ve          Le Mans gibi efsanevi bir tarihi vardır. Monte Carlo sokaklarında hızlıca sürmak için kusursuz bir pilota ve sağlam bir arabaya ve yüksek cesarete ihtiyacınız vardır.


          Bariyerler ile çevrili pist hatayı affetmez. Monaco' da diğer hiçbir pistte olmadığınız kadar dikkatli olmanız gerekir. Araçlar maksimum yerebasma gücü ile yarışır. Geçişin neredeyse imkansız olduğu bu pistte sıralama turları hayati önem taşımaktadır. Bütün bu zorlukları üstesinden gelen Mercedes 'ten Nico Rosberg damalı bayragı ilk gören pilot oldu. Bu yarış Nico 'ya bu sezon 2. galibiyetini getirdi.İkincilik ise bu sezon 4 galibiyeti bulunan Mercedes 'in bir diğer pilotu Lewis Hamilton oldu.İlk iki sırayı kimselere kaptırmayan Mercedes en yakın takipçisi olan Red Bull Racing-Renault 'a tam 141 puan fark atmış bulunuyor.Listenin ilk 10 'unda yer alarak puan çıkaran pilotlar şöyle sıralanıyor;




          3           Daniel Riccardo                       Red Bull Racing-Renault
       
          4           Fernando Alonso                      Ferrari

          5           Nico Hulkenberg                      Mercedes

          6           Jenson Button                           McLaren-Mercedes

          7            Felipe Massa                           William-Mercedes

          8            Romain Grosjen                       Lotus-Renault

          9            Jules Bianchi                            Marussia-Ferrari

          10          Kevin Magnussen                    McLaren-Mercedes